Kalbin odacıkları arasındaki kan geçişleri kapaklar yardımıyla sağlanır. Bu kapaklar kanın geçmesi gereken yöne açılıp, sonrasında sıkıca kapanan tek yönlü kapılardır.
Kalpte 4 adet kapakçık bulunur. Bu kapakçıklar aort kapak, mitral kapak, triküspit kapak ve pulmoner kapaktır.
Vücudumuzda bir pompa görevi gören kalp için bu kapakçıkların düzgün çalışması oldukça önemlidir. Kapakçıklardan bir ya da daha fazlasında, kalbin kan pompalama yeteneğini etkilen düzeyde fonksiyon ve yapı bozukluğu olması durumunda kapak onarımı veya değişim (replasman) gerekir.
Kapak hastalığı, tedavi edilmediğinde kalpte çok ciddi sorunlara neden olabilir. İleri aort darlığı olan bir kişi gerekli tedaviyi almadığı takdirde ortalama hayatta kalma oranı 2 yıldan sonra sadece %50 ve 5 yıldan sonra % 20’dir. En yaygın değişimi yapılan kapak aort kapak ve en yaygın tamiri yapılan da mitral kapaktır. Konjenital (doğumsal) bir problem olmadıkça, yetişkinlerde tek başına pulmoner ya da triküspit kapakta sorun görülmesi yaygın değildir. Kapak onarımında hastanın kendi kapağı ve yaprakçıklar korunur. Bu nedenle onarımın en büyük avantajı hastanın kendi dokularının korunmasıdır. Tamir çoğunlukla mitral kapak yetersizliği ve triküspit kapak yetersizliği için mümkündür.
Kalp kapağınızda değişim gerekliliği varsa takılabilecek kapak çeşitleri şunlardır ;
Mekanik kapak: Karbon, titanyum gibi yapay malzemelerden imal edilmiştir. Bu kapakların ömrü bir insan ömründen uzundur. Endokardit gibi bir enfeksiyon yaşanmadıkça ya da üzerinde çalışmasını engelleyen bir pıhtı oluşmadıkça bozulma görülmez. Pıhtı oluşumunun engellenmesi için hasta ömür boyu pıhtı engelleyici anti-koagülan ilaç (coumadin) kullanır.
Biyolojik kapak: Hayvan dokusundan ( domuz ya da sığır ) yapılan kapaklardır. Bu tip bir kapak takıldığında, mekanik kapaklarda olduğu gibi ömür boyu ilaç kullanmak zorunda kalmazsınız. Dezavantajı ise bu kapakların ömrü 15-20 yıl arasındadır.
Ameliyat Prosedürü
Kapak ameliyatı genel anestezi altında gerçekleştirilir. Hasta kalp-akciğer makinesine bağlanır. Göğüs kemiği açılarak yapılabileceği gibi sağ memenin yan tarafından, kaburga kemikleri arasından (torakotomi) girilerek te yapılabilir. Hangi yöntemle yapılacağı hastanın anatomisine göre belirlenir. Hasta için en güvenli yöntem seçilir. Kapağa ulaşılıp tamir ya da değişim gerçekleştirilir. Bazen birden fazla kapakta problem olabilir. Bu durumda bir ameliyatta birden fazla tamir ya da değişim yapılabilir. Kontroller yapılıp ameliyat yeri kapatılır. Ameliyat sonrası kardivasküler cerrahi (KVC) yoğun bakım ünitesine alınırsınız. Bir veya iki gece boyunca burada yakın gözlem altında tutulursunuz. Kas gücünüz yerine gelene kadar solunum cihazına bağlı kalırsınız. Kendi kendinize nefes alıp vermeye başladığınızda solunum cihazından ayrılırsınız. Belli aralıklarla solunum egzersizi yapmanız istenir. Göğsünüzdeki fazla sıvıyı boşaltmak için dren adı verilen hortum şeklinde bir tüp göğsünüze takılı durumda olacaktır. Genellikle ameliyattan 24 saat sonra çıkarılır.
Riskler ve Komplikasyonlar
Bir ameliyatta risk oranınız yaşınız, cinsiyetiniz, genel sağlık durumunuza bağlıdır. Kalp kapak ameliyatlarında da tüm cerrahi prosedürlerde görülebilecek genel riskler olan anesteziye bağlı reaksiyonlar, solunum problemleri, inme, kan pıhtısı oluşumu, enfeksiyon, kalp krizi ve hatta ölüm gibi riskler değişen oranlarda gerçekleşme olasılığı bulunur. Tıbbi öykünüzde yer alan ek hastalıklarınız risk oranınızı etkiler. Tetkik sonuçlarınız ve tıbbi geçmişiniz incelendiğinde risk oranınız hakkında daha net tespitlerde bulunulabilir. Acil şartlarda ameliyata alınan hastalarla, planlı ameliyat hastalarının risk oranları aynı değildir. Ameliyat sonrası erken dönemde, dikkatli olunmazsa göğüs kemiğinin oynaması riski vardır. Bazı hastalarda ameliyata bağlı olarak fazla vücut sıvısı salgılanması nedeniyle plevral efüzyon ya da perikardiyal efüzyon görülebilir. Bu durum akciğer ya da kalp zarının etrafında sıvı birikmesi durumudur. Bu sıvı alınarak hastanın rahatlaması sağlanır. Ameliyat sonrası pıhtı oluşmasının engellenmesi amacıyla anti-koagülan ilaç kullanmanız gerekir. Böylece, pıhtı ile ilişkili inme veya emboli riskinizi azalır. Öte yandan, antikoagülanlar dikkatli bir şekilde izlenmelidir çünkü kanın pıhtılaşma özelliği gereğinden fazla azalırsa, kanama riskini artıracak ve bu da bir problem haline gelebilir.
Kapak Ameliyatı Sonrası Yaşam
Kalp kapak ameliyatından sonra iyileşme süreciniz 6-8 hafta sürmektedir. Ameliyat sonrası ilk 1 aylık dönemde özel bir diyet uygulanmaz. Eve gittiğinizde ilaçlarınızı düzenli kullanmalı, solunum egzersizlerinizi yapmalı ve size önerilen varis çoraplarını giymelisiniz. Ameliyattan belli bir süre sonra yara yerleri iyileştiğinde ameliyat izi belli belirsiz bir çizgi olarak kalacaktır. Nadiren hastanın cilt yapısına bağlı olarak belirgin iz kalabilir. Diyabet hastaları iyileşme sürecinde daha dikkatli olmalıdır. Mekanik kapak takılan hastalar antikoagülan kullanımı konusunda dikkatli olmalı ve hiçbir zaman dozu atlamamalıdırlar. Belli aralıklarla kontrole çağrılırsınız. Ameliyattan bir ay sonra bir kardiyolog takibine girmeniz önerilir. Ameliyat sonrası süreçte yapmanız gerekenler için ameliyat süreci kısmını okuyarak bilgi alabilirsiniz. Tam olarak eski halinize dönüşünüz yaşınıza ve genel sağlık durumunuza göre değişecektir. Bu süre ortalama 3-12 aydır.